İZMİR’in Balçova ilçesinde, sürücüsü Erdoğan Yeşil’in (44) hayatını kaybettiği kaza mahalli, ağırlığı 6 ton fazla olduğu belirlenen beton mikserinin demir bariyerleri aşıp yüksekten düşmesiyle ortaya çıktı. 15 metrelik metro inşaatı üzerine. Yeşil’in ailesi ise araca aşırı yük bindiğini ve izinsiz normalden fazla mesai yaptıklarını iddia ederek şirket yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulundu.
Erdoğan Yeşil, 6 Haziran günü akşam saat 20.00 sıralarında Narlıdere’den Limontepe istikametine giderken İzmir Çevre Yolu üzerindeki Balçova Viyadüğü’nde kullandığı 10 adet AIH 836 plakalı beton mikserinin direksiyon hakimiyetini kaybetti. Kontrolden çıkan beton mikseri, yolun sol tarafındaki demir bariyerleri geçerek yaklaşık 15 metre yükseklikten metro inşaat alanına uçtu. Evli ve iki çocuk babası olan Yeşil, hayatını kaybetti. Polis ekipleri, beton mikserinin yüklü yükünün 32,7 ton olması gerekirken 38,7 ton olduğunu belirledi. Yapılan incelemede mikserin kadranının 60 kilometre hızda kaldığı da görüldü.
AİLEDEN HATA DUYURUSU Kazanın ardından ailesi, beton mikserine normalden 6 ton fazla yüklendiği ve Yeşil’in izinsiz uzun saatler çalıştığı iddiasıyla savcılığa suç duyurusunda bulundu. Öte yandan kazaya ait güvenlik kamerası görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde, beton mikserinin karayolu üzerindeki demir bariyerleri aşarak yaklaşık 15 metre yükseklikten uçtuğu görülüyor. ‘İZİN İSTEDİ’ İstanbul’da bir okulda öğretmenlik yapan Erdoğan Yeşil’in kardeşi Erkan Yeşil (41), İzmir’e nakil talebinde bulundu ve haberi aldıktan sonra ailesinin yanına döndü. Erkan Yeşil yaptığı açıklamada, “Acımız hala taze. Kazayı araştırdığımızda maalesef beton mikserine 6 ton daha yüklendiğini öğrendik. Kaza günü kardeşim normalde izindeydi. O gün, hatta o hafta izin alın. O hafta normal çalışma saatlerinin üzerinde çalıştı. Sonuç olarak çok büyük bir dram yaşadık” dedi. ‘YANGIN OLDUĞU YERİ YAKIP YAKILIYOR’ Kazanın ardından kardeşinin çalıştığı firma yetkililerinin evlerine geldiğini belirten Erkan Yeşil, “Bizimle birlikte olduklarını, kardeşimin işine bakacaklarını söylediler. aile ve destek olun ne geldiler ne de aradılar firma bizi bir nevi oyaladı kandırdı sonra genel süreci başlattık yangın düştüğü yeri yakar çok büyük dram yaşıyoruz teyzem 2 çocuğu ile , geceleri başını yastığa koymakta çok zorlanıyor çocuklar babalarını özlüyorlar hep özlüyorlar soruyorlar ondan bir şey isteyecektim ama son anda vazgeçtim. ‘Sen mi yapıyorsun’ diye sordum. ‘Kimse yok, o yüzden çalışmak zorundayım’ dedi. Bu durumu sevmediğimi belirterek ‘Fedakârlık yapmak sana mı düşüyor, var mıydı’ diye sordum. başka kimse var mı?’ Sinirlendim. Bu son görüşmemizdi. Acı haber akşam geldi” dedi.
